“Yaratıcı fikirler aramakla bulunmaz, ama bulanlar hep arayanlardır.” 

Şairlerin, yazarların, ressamların, müzisyenlerin kısacası üretmekle uğraşan herkesin asırlardır merak ettiği bir soru bu: Yaratıcı fikirler nereden gelir?  Çoğu insan, yaratıcı kimselerin sıradışı fikirleri bulmak için çaba sarf etmediğini düşünür. Bu genel kanıya göre yaratıcılık aniden gelen bir ilhamla zihinde beliren ruhani bir haldir…

Aslında böyle düşünmek için de birçok sebep vardır. Özellikle sanatçılar üretim sürecindeki çalışmayı ve eforu bir kenara bırakarak her şeyin bir anda ortaya çıktığı izlenimini vermeyi daha çok severler. O zaman üretilen ürün daha kutsal, üretici ise daha çizgi ötesi bir yerde durabilecektir. 

Örneğin İngiliz şair William Wordsworth en meşhur şiirlerinden birini tek seferde aniden gelen bir ilhamla yazdığını söyleyerek bolca övünürmüş. Böylece kendisine “Nasıl şair olabilirim?” diye soran gençlere gülümseyerek, şair olunmayacağını şair doğulacağını söylermiş. Ancak Wordsworth öldüğünde çalışma notları arasında bir anda yazdığını iddia ettiği şiirin binlerce taslağı çıkmış… Neredeyse şiirdeki her kelimenin yüzlerce defa değiştirildiği bu taslaklara bakılarak rahatça anlaşılıyormuş. Görünen oydu ki, İngiliz şair yazımı onlarca yıl süren bir şiiri, belki de yazılmak için en çok çaba harcanan şiiri çok kısa bir süre içerisinde yazdığını iddia etmişti. 

Oysa yaratıcılık aniden gelen bir şey değildir. Bir disiplinin, azmin ve uğraşın sonucudur. Elbette ki her yüksek efor yaratıcı bir ürün ortaya çıkarmayabilir. Her çaba yaratıcı bir fikirle sonuçlanmayabilir. Ancak her yaratıcı fikir bir çabanın eseridir… 

Yaratıcı Fikir Nedir? 

Ruhunuza dokunan, kuvvetli bir duygu uyandıran, şok edici, beklenmedik, farklı, harekete geçiren fikirlere yaratıcı fikirler diyebiliriz. Bir fikrin yaratıcı olması için düşünce kalıplarının ötesine geçerek, alışılmışın dışında, özgün ve yenilikçi olması gerekir. Bu fikirler, deneyimlerimizin, bilgimizin ve hayal gücümüzün bir sentezidir. Yaratıcılık, bazen bir sanat eserinde, bazen bir iş stratejisinde ya da günlük yaşamın basit sorunlarına getirilen beklenmedik çözümlerde kendini gösterir. Yaratıcı fikir, sıradanlığa meydan okur; yeni bakış açıları ve alternatif yollar sunar.

Yaratıcı Fikir Nasıl Aranır?

Yaratıcılık, arayışın, emeğin ve çabanın bir sonucu olarak bazen ortaya çıkan bir durumdur. İlk adım, zihninizi serbest bırakmak ve kalıpların dışına çıkmayı denemektir. Söylendiği kadar basit değildir. Çünkü çoğu kez kalıplarımızın ne olduğunu bilmeyiz. Bu yüzden farklı kültürleri, sanatı, doğayı ve insan hikayelerini keşfetmek, yeni ilham kaynakları oluşturmak önemlidir. Ancak ilham almakla çalmak/kopyalamak arasındaki farkı iyi anlamak gerekir. Sorgulamak, “Neden böyle yapılıyor?” ve “Nasıl daha farklı olunabilir?” sorularını gündeme getirmek, sizi var olan düşünce sınırlarının ötesine taşımaya yardımcı olabilir. 

Yaratıcı Fikir Nasıl Bulunur?

Fikri aramanın ötesinde, onu bulmak ve hayata geçirmek de ayrı bir çaba ve disiplin gerektirir. Yaratıcılığı destekleyen ortamlar oluşturmak; sessiz bir köşe, doğayla iç içe geçirilen anlar ya da sanatsal aktiviteler, size üretmek için gerekli konsantrasyonu sağlayabilir. Ancak günümüz dijital dünyasında konsantrasyonu bozacak birçok şey olduğunu unutmamak gerekir. Telefon bildirimleri, akıllı saat bildirimleri, zihnin zorlandığında kaçma motivasyonu ile farklı istekler üretmesi gibi yüzlerce problemle uğraşmak ve başarılı olmak gerekir.  

Zaman zaman, zihninizi yormadan, ara vererek ve farklı aktivitelerle meşgul olarak bilinçaltınızın devreye girmesine izin verin. Çoğu zaman, en parlak fikirler, yoğun düşünce anlarının aksine, dinlenme ve farkındalık anlarında ortaya çıkar. Deneyimlerinizden, hatalarınızdan ve küçük başarılarınızdan yola çıkarak, büyük resmi görebilmek, o eşsiz fikrin kapısını aralamanızı sağlar.

Yaratıcılık, her insanın içinde var olan ancak bazen tozlanmış bir hazine gibidir. Onu aramak, bulmak ve beslemek, sürekli bir çaba ve farkındalık gerektirir. Sadece aklınızın derinliklerine inip, sınırları zorlamakla kalmayın; aynı zamanda etrafınızdaki dünyaya açık olun, yeni deneyimlere kucak açın. Çünkü her yeni bakış açısı, size başka bir kapı aralayabilir.

Unutmayın, her fikir başlangıçta bir kıvılcımdır; onu büyütmek, eninde sonunda yaşamınızı ve dünyayı değiştirecek ateşi yakabilir. O kıvılcımı yakaladığınızda başkalarının söndürmesine izin vermeyin.